Ay Edebiyat
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Ay Edebiyat

edebiyat
 
AnasayfaGaleriLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Yüzey Gezgini (1)

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
sanrı
Admin
sanrı


Mesaj Sayısı : 47
Yaş : 43
Kayıt tarihi : 14/04/08

Yüzey Gezgini (1) Empty
MesajKonu: Yüzey Gezgini (1)   Yüzey Gezgini (1) Icon_minitimeCuma Ağus. 01, 2008 5:38 pm

Uzun siyah saçlarıyla örtmeye çalıştığı yüzü,bu doğal örtünün altında ne olduğunun daha da merak uyandırmasına neden oluyordu.İlgi çekici,zengin,bilge veya akıllı biri gibi görünmüyordu.Büyük ihtimalle bugün bir iki odun daha atmıştı zebaniler cehennemin midesine onun için.
Sesi titriyor,bazı kelimeler anlık evrimlerle onu sese çeviren kulak mekanizmasının işlevsiz kalmasına neden oluyor oluyordu.Hepimiz ona bakıyorduk,o ise masalardan birinin üzerinde dolaşmakta olan minik ve rengarenk kuşu izliyordu büyük bir dikkatle;sanki bu hayvanı analiz ediyordu aklının,kalbinin,belki de ruhunun bir köşesinde.
Kuş kafesinden çıkarılmıştı ama yine de kaçmıyordu.Aslında uçup gitse bile bu bir kaçış sayılmazdı.Kuşun doğasına uygun bir hareket olurdu.Ancak kafes,kuşun içindeki, hayvanlara özgü o vahşi güdüyü öldürmüştü.Kuş bütün bir dünyayı kafesten ibaret görüyordu sanki artık.Masanın üzerinde dolaşmakta olan minik canlıyı dikkatle izleyen,henüz cinsiyetini anlayamadığımız 'şey' kuşa doğru seğirtti ve onu eline aldı.Gagasını öptü ve ,''bu kuşun sahibi kim?'' diye sordu.Sesi,cinsiyeti ve türü hakkında hiçbir kuşkuya yer bırakmayacak derecede barizdi;bu 'şey'bir 'Yüzey Gezgini' idi.
Yüzey Gezginleri yeraltında yaşar ve nadiren yerüstüne çıkarlardı.Onu bu denli geç tanımamızın nedeni ise bu gezginlerin fiziksel olarak değişebilmeleriydi.Birer taklit uzmanıydılar.Her eşya ve her canlı onlar için bedenlerinin beyaz sayfalarına çizdikleri resimler gibiydi.Kimliğinin belli olması umurunda değildi.Kuşu omuzuna koydu ve tekrarladı,''bu kuşun sahibi kim?'' İkinci kez sorduğu bu soruya yine yanıt alamayınca,sağ omuzunda duran kuşa gözucuyla birkez baktıktan sonra,'' iyi ya benim kuşum o halde!'' dedi.Ardından az önce kuşun üzerinde dolaştığı masaya geçti.Nihayet konuşabilecek cesareti bulabildiğim ana denk geldi sandalyeye oturuşu.Titreyen sesimi düzgün çıkarmaya çalışarak,''aslında o kuşun sahibi benim...'' dedim.
Bu sözlerimi duyduğuna şüphem yoktu.Ancak beni muhatabı olarak görmüyordu büyük ihtimalle.Sonra,''topal!'' diye seslendi kafasını hafifçe bana doğru çevirerek,''bize biraz solucan bul...'' Kuşun benim olduğuyla ilgili uyarımı ciddiye almadığını göstermiş oluyordu böylece.Oturduğu masayla aramda beş metre kadar bir mesafe vardı.Yine de, korku içinde neredeyse bağırarak,'' nereden bulacağım ki solucanları?..'' dedim.
Bu sorum üzerine -çünkü kalktıktan sonra yalnızca bana hitap etmesi bunu gösteriyordu -şöyle dedi,''öyle ya nereden bulacaksın?''. Sonra masadan kalktı,elini cebine soktu ve bir Kuran-ı Kerim çıkardı ,sonra,''Rahman ve Rahîm olan Allah'ın adıyla!'' dedi ve ezbere bildiği bu ayeti kitaptan okumaya başladı,

*''Şüphesiz Rabbin, sana verecek ve sen, hoşnut olacaksın.O, seni öksüz bulup ta barındırmadı mı? Seni şaşırmış bulup ta doğru yola eriştirmedi mi? Seni fakir bulup ta zenginleştirmedi mi?''

Ayetleri okumayı bitirdi ve şöyle dedi,'' söyle bakalım şimdi bulabilir misin solucanları?''

Olduğum yerde kalakaldım.Sonra karşı koyamadığım bir istekle ona doğru yürümeye aslında çekilmeye başladım.Bu arada,artık topallamadığımı farkettim.

Onun ise sesi artık titremiyordu.Aklıma gelen bir düşünce,onun sesinin aslında hiç titremediğini,olsa olsa benim kulaklarımın bu ses karşısında ölü et parçalarına dönüşmüş olabileceğini söylüyordu.






*Duha Suresi, 5-8.ayetler
Kuran-ı Kerim
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.ayedebiyat.com
 
Yüzey Gezgini (1)
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Ay Edebiyat :: hikayeleriniz-
Buraya geçin: